Özgürlüğün Çağrısı


Özgürlüğün Çağrısı

Uzak ufuklarda yankılanan bir ses,
Rüzgarın taşıdığı, hür bir nefes.
Zincirlerin susturamadığı bir ezgi,
Özgürlük, kalbimin atışındaki hece.

Gökyüzüne yükselen kanatlı hayaller,
Kimi bir martının çığlığıyla diller.
Kimi bir çiçeğin açışı gibi sessiz,
Ama hep cesur, hep eşsiz.

Dağların zirvesinde yankılanır adı,
Derin denizlerde yankı bulur tadı.
Hiçbir duvar, hiçbir sınır tutamaz onu,
Çünkü özgürlük, insan ruhunun sonu.

Küçük bir çocuğun masum gülüşünde,
Yaşlı bir ağacın gölgesinde,
Emeğin terinde, sevginin sözünde,
Bulur kendini özgürlüğün özü de.

Karanlık gecelerde bir yıldız gibi parlar,
Umudu besler, yürekleri sarar.
Ey özgürlük! Kalemimde yaz,
Sesimde haykır, yüreğimde az.

Uğurcan BAL

Üstüme Çok Geliyorsun Hayat ..


Yaş aldıkça üstüme geliyorsun hayat,

Hiç nefes almama izin vermiyorsun.

Sürekli koşup bir yerlere yetişmemi bekliyorsun.

Sevgiyi mutluluğu kısıtlıyorsun benden,

Bana bazen hiç adil davranmıyorsun hayat,

Çok üzerime geliyorsun, bana çok fazla yükleniyorsun hayat..

Bu adama hiç bir zaman adil olmadın hep nasıl olsa benim nazımı çeker dedin, ekledikçe ekledin elemi kederi heybeme hayat..

Bazen hata yapmama bile izin vermedin, hatamın bedelini anında ödettin bana hayat ..

Hiç insafın yok bu genç adama ..

Beni bu genç yaşta çok yordun be hayat ..

Dışarı da ahali bahar bahçe içinde, bende bitmeyen bir kış mevsimi ..

Ahali gülüp oynarken, düğün yaparken bizde hep bir cenaze evi hüznü ..

Ben yoruldum hayat, gelme artık üstüme ..

Uğurcan BAL ..