🇹🇷✨ November 10 – Commemoration of Atatürk: Gratitude, Respect and Eternal Remembrance


🌿 Introduction

Every year on November 10 at 09:05, life pauses across Türkiye.
In that silence, millions of hearts speak the same name:
Mustafa Kemal Atatürk.

November 10 is not just a remembrance day.
It is a day of gratitude, reflection, respect and understanding Atatürk once again.
His ideas, his struggle and the legacy he entrusted to the Turkish nation carry even deeper meaning on this day.

I would like you to click on my blog site mutlucicekler.com like, comment and follow me

10 Kasım: Atatürk’ü Anarken


Her yıl 10 Kasım’da, Türk milleti Cumhuriyet’in kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmet ve minnetle anmaktadır. Bu tarih, sadece bir liderin değil, aynı zamanda bir halkın bağımsızlık mücadelesi ve çağdaşlaşma yolundaki kararlılığının simgesidir.

Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin tarih sahnesindeki yerini güçlendiren, onun çağdaş dünyayla entegre olmasını sağlayan bir lider olarak, 10 Kasım’da sonsuzluğa intikal etmiştir. Ancak 10 Kasım, sadece Atatürk’ün ölüm yıl dönümü değil, aynı zamanda onun mirasının, ilke ve inkılaplarının yaşatıldığı bir gündür.

Atatürk, Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte, Türk milletinin geleceği için devrim niteliğinde bir vizyon sunmuş, eğitimden ekonomiye, hukuktan kültüre kadar pek çok alanda önemli reformlar gerçekleştirmiştir. O, yalnızca bir askeri lider değil, aynı zamanda bir düşünür, bir devlet adamı ve halkını çağdaş medeniyet seviyesine taşımak için çalışan bir liderdi.

Her yıl 10 Kasım’da, Türkiye’nin dört bir yanında yapılan anma törenlerinde, bir dakikalık saygı duruşları, Atatürk’ün halkına verdiği değeri simgeler. O, halkına inanmış ve onlara güvenmiştir. Atatürk, milletine aydınlık bir geleceğin ancak eğitimle, akıl ve bilimle inşa edilebileceğini öğretmiştir.

Atatürk’ün en önemli ilke ve inkılapları, sadece Türkiye’yi şekillendirmekle kalmamış, aynı zamanda dünya çapında bir etkisi olmuştur. Kadın hakları, eğitimde eşitlik, hukukta modernleşme, sanayileşme ve bilimsel ilerlemeye verilen önem, Atatürk’ün vizyonunun temel taşlarını oluşturur. O, her zaman milletin kendi kaderini tayin edebilme yeteneğine sahip olduğuna inanmış, bu yolda liderlik yapmıştır.

10 Kasım’da bir dakikalık saygı duruşu yaparken, Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’ni emanet ettiği gençler, onun ideallerine sahip çıkarak ülkemizin yarınına ışık tutmaktadır. Çünkü Atatürk, “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.” diyerek, bilimin yolundan gidilmesini öğütlemiştir.

Bugün Atatürk’ü anarken, sadece onun ölümünü değil, onun fikirlerinin, devrimlerinin ve Türkiye’nin aydınlık yarınına olan inancını da anıyoruz. Onun mirası, her birimizin hayatında bir rehber olarak, Türk milletinin özgür, bağımsız ve çağdaş bir toplum olarak yoluna devam etmesini sağlayacak güçtür.

10 Kasım, bir yas günü değil, aynı zamanda Atatürk’ün mirasına sahip çıkma ve onun ideallerini yaşatma günü olmalıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin kalbinde sonsuza kadar yaşamaya devam edecektir.

Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar :

30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun !


30 Ağustos Zafer Bayramı: Bağımsızlığın ve Direnişin Simgesi

Zafer Bayramı, 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da Atatürk’ün başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz’u anmak için kutlanır. (Victory Day is celebrated to commemorate the Great Offensive that ended in victory under Atatürk’s command at Dumlupınar on August 30, 1922.)

30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin zaferle taçlandığı, Türkiye Cumhuriyeti‘nin temellerinin atıldığı önemli bir gündür. Her yıl 30 Ağustos’ta coşkuyla kutlanan bu bayram, Türk Kurtuluş Savaşı’nın en kritik anlarından biri olan Büyük Taarruz’un başarıya ulaştığı günü temsil eder. Gelin, bu zaferin anlamını ve önemini daha yakından inceleyelim.

Tarihi Arka Plan: Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi

1919’da başlayan Türk Kurtuluş Savaşı, işgal altındaki Anadolu topraklarının bağımsızlığı için verilen zorlu bir mücadeleydi. Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, Türk milletinin azim ve kararlılığı ile sürdürülen bu savaş, 1922 yılında Büyük Taarruz ile nihai zafere ulaşmıştır.

Büyük Taarruz, 26 Ağustos 1922’de başlayarak 30 Ağustos’ta Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile zaferle sonuçlanmıştır. Bu zafer, Yunan ordusunun büyük ölçüde imha edilmesine ve işgalci güçlerin Anadolu’dan geri çekilmesine yol açmıştır. Aynı zamanda, bu zafer Türk milletinin bağımsızlık yolundaki kararlılığını ve bir ulusun kaderini kendi elleriyle yazma gücünü dünyaya göstermiştir.

Zaferin Önemi ve Etkileri

30 Ağustos Zaferi, yalnızca askeri bir başarı değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda atılan en önemli adımlardan biridir. Bu zafer, işgal altındaki bir milletin, milli irade ve liderlik sayesinde bağımsızlığını nasıl kazandığını gösteren bir destandır.

Zaferin ardından imzalanan Mudanya Ateşkes Anlaşması ve sonrasında gelen Lozan Antlaşması, Türkiye’nin bağımsızlığını uluslararası alanda tescillemiş ve modern Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atmıştır.

30 Ağustos Zafer Bayramı’nın Anlamı

Bugün 30 Ağustos, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini, milli birliğini ve dayanışmasını simgeleyen bir bayram olarak kutlanmaktadır. Her yıl düzenlenen resmi törenler, askeri geçitler, anma etkinlikleri ve kutlamalarla bu büyük zaferin hatırası yaşatılır.

Bu bayram, aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetleri Günü olarak da anılır ve Türk ordusunun kudretini, disiplinini ve vatanseverliğini simgeler. Türk milletinin vatan sevgisi, bağımsızlık tutkusu ve özgürlüğe olan inancı bu bayramla bir kez daha pekiştirilir.

Mustafa Kemal Atatürk ve 30 Ağustos

Mustafa Kemal Atatürk, 30 Ağustos Zaferi’ni “Türk Ordusu’nun ve Türk Milletinin en büyük zaferi” olarak nitelendirmiştir. Bu zafer, Atatürk’ün önderlik vasfını ve stratejik dehasını da gözler önüne sermiştir. Atatürk, “Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” emriyle, Türk ordusunun ilerleyişini başlatmış ve zaferle sonuçlanmasını sağlamıştır.

30 Ağustos’u Kutlamak: Geleceğe Bir Mesaj

30 Ağustos Zafer Bayramı, geçmişten gelen bir zaferin hatırası olmasının yanı sıra, geleceğe yönelik de bir mesaj taşır. Bu bayram, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlüğüne olan bağlılığını, vatanını ve milletini koruma konusundaki kararlılığını simgeler. Genç nesillere, bu zaferin ruhunu ve bağımsızlık mücadelesinin değerini öğretmek, bayramın en önemli işlevlerinden biridir.

Sonuç

30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde elde ettiği en büyük zaferlerden biri olarak her yıl coşkuyla kutlanır. Bu zafer, sadece bir askeri başarı değil, aynı zamanda bir ulusun yeniden doğuşunun, azminin ve bağımsızlık tutkusunun sembolüdür. Bu bayramda, geçmişin kahramanlarını saygıyla anarken, gelecek nesillere bu ruhu aşılamak için de bir fırsat sunulmaktadır. Zafer Bayramı, Türkiye’nin bağımsızlık yolculuğundaki en parlak anlardan biri olarak sonsuza dek hatırlanacaktır.

Erzurum’da İskit Türklerine ait mezar taşları bulundu


Erzurum’un Tortum ilçesindeki su hattı kazısında, koç başlı mezar taşları bulundu. Tamga adı verilen ve İskit Türkleri’ne ait olduğu düşünülen …

Erzurum’da İskit Türklerine ait mezar taşları bulundu

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Kutlu Olsun!



Atatürk’ün bağımsızlık ateşini yakmak için Samsuna çıktığı gün olan 19 Mayıs 1919 tarihi üzerinden 105 yıl geçti. Bu önemli günü biz gençlere armağan eden Mustafa Kemal Atatürk ve ilke, inkilaplarına bağlıyız. Onu saygı, sevgi ve rahmetle anarken 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun. Nice 105 yıllara !

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk gençliğinin bağımsızlık mücadelesini simgeleyen önemli bir gündür. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Milli Mücadele’yi başlatması, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesindeki kararlılığını temsil eder. Bu bayram, gençlerin ve sporcuların önemini vurgular ve gençliğin geleceğe olan inancını, enerjisini ve umudunu simgeler. Her yıl 19 Mayıs’ta Türkiye genelinde ve yurt dışındaki Türk toplulukları tarafından çeşitli etkinliklerle kutlanır. Bu etkinlikler arasında gençlik yürüyüşleri, konserler, spor etkinlikleri ve çeşitli kültürel etkinlikler yer alır.

Uğurcan BAL

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız Kutlu Olsun !


23 Nisan 1920, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı tarihtir ve aynı zamanda Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması, Türk milletinin egemenliğini eline alarak bağımsızlığını ilan ettiği önemli bir dönüm noktasıdır.

Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan’ı çocuklara armağan etmiş ve bayram olarak ilan etmiştir. Bu nedenle 23 Nisan, Türkiye’de çocukların bayramı olarak kutlanmaktadır. Her yıl, çeşitli etkinliklerle ve kutlamalarla çocuklara özel bir gün olarak kutlanmaktadır. Özellikle okullarda ve çeşitli kuruluşlarda çocuklara yönelik etkinlikler düzenlenir ve çocuklar bu özel günü coşkuyla kutlarlar.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız Kutlu Olsun !

Uğurcan BAL

Aldığınız en iyi iltifat neydi?


Aldığınız en iyi iltifat neydi?

Eski iş yerimde müdür beyin biz senden razıyız. Bize çok şey kattın emeklerin için sana teşekkür ederiz demesidir.

Devletin kurumunda 4 seneye yakın emek verip çok iyi işler yapıp, büyük devrimlere imza atmıştım. Devletimizin sağlık süreçlerini iyileştirmek için elimden geleni yaptım. Manuel giden tüm süreçleri elimden geldiğince arkamda büyük bir ekiple birlikte, sistemsel hale getirdik. Sonra görevimi bitirirken biz senden razıyı cümlesi benim için en büyük iltifattı. Bu beni hayatım boyunca gururlandıracaktır.

Bu işleri başarırken, kulağımda tek bir söz çınlıyordu. O da ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır!” cümlesiydi. Günün sonunda bu cümle bana güzel bir iltifat almamı sağladı. İyi işler, büyük devrimler yapmaktan hiç bir zaman vazgeçmeyin …

Kalın sağlıcakla …

Uğurcan BAL.

18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Kutlu Olsun !


Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.

Bu zafer ile birlikte tüm dünyaya Çanakkale geçilmez diyerek, düşmana korku dosta güven veren atalarımızla gurur duyuyoruz.

Onların bu ülke için yaptığı fedakarlıkları hiç bir zaman unutmayacağız. Ve bunları yeni nesillere aktaracağız.

Çanakkale Zaferimiz kutlu olsun!

18.03.2024

Uğurcan BAL

100 yaşıma bir mektup !


Günlük yazma konuları
100 yaşındaki halinize bir mektup yazın.

O yaşayan bir efsane, o yaşayan bir dinazor ! 🙂

Senin yaşıtların önden önden gitti sen çivi çaktın bu dünyaya be Uğurcan.

Sahi sen bunca elem keder ve strese nasıl 100 yaşını gördün şaştım doğrusu.

İçindeki çocukta yaşlanmıştır artık öyle değil mi? Halen seni rahatsız ediyor mu? Bak bu sorularımın cevabını bekliyorum unutma. Yakın gözlüğünü tak öyle oku ve cavep ver bana mutlaka olur mu ?

Ben annem babam gibi 50’li yaşlarda ölürüm demiştin maşallah 100 yaşını görmüşsün halen şoklar içindeyim. Bunca özleme hasrete nasıl dayandın bir anlatsana..

Bu iğrenç, bu berbat dünyaya 100 yıl katlanmakta büyük bir başarı gerçekten güçlü bir insansın sen, yine seninle gurur duydum…

Emekli de olmuşsundur şimdi.. Nasıl emekli maaşın yetiyor mu? Yine başında belini büken belalar var mı? İnşallah 100. yaşın huzurlu ve sakindir.

İnşallah sevdiğin gönül verdiğin bir kadına aşık olup, evlenip bir yuva kurabilmişsindir.

Sana 32. yaşından sevgiler, saygılar. Ellerinden öperim nice 100. yaşlara ..

Anneme veda ! ..


Hayatınızda veda etmenin zor olduğu bir dönemi anlatın.

Hayatta manayı kaybettiğim ve halen bulamadığım o dönem annemin vefatı ve sonrası yani içinde bulunduğum dönemdir.

2019 yılı Aralık ayından beri adeta bir kabusun içindeyim. Yaşamıyorum, zorla nefes alıyorum ama bir yandan da yaşıyor gibiyim. Dedim ya ben manayı kaybettim diye hiçbir şeyin anlamı yok .

Hep bir bitsede kurtulsak havasındayım. Ne mi bitsin istiyorum. Bu dünya hayatı yer yer dünyadan nefret ederken buluyorum kendimi..

En güçlü kalemi kaybettim ben, en büyük Gülistan bahçemle vedalaştım ben onu Rabbime emanet ettim.

Her uyandığım gün, sabahları onun öldüğü aklıma gelir ve bu beni perişan eder. İçim yanarak uyanırım yataktan ..

Özlem doluyum sana annem,sana nasıl veda edebildim. Nasıl bu eller seni o soğuk toprağa koydu bende bilmiyorum…

Uğurcan BAL