1 Mayıs Emeğin ve İşçinin Bayramı Kutlu Olsun !



1 Mayıs, Uluslararası İşçi Bayramı olarak da bilinir ve birçok ülkede işçi sınıfının haklarını ve çalışma koşullarını iyileştirmek için mücadele ettiği bir gün olarak kutlanır. Bu gün, işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak kabul edilir.

1 Mayıs’ın kökeni, 19. yüzyılın sonlarına dayanır. İşçi sınıfının çalışma saatlerinin ve koşullarının düzeltilmesi için yapılan mücadelelerin sembolü haline gelmiştir. 1886’da Chicago’da yapılan bir miting sırasında polisin işçilere ateş açması sonucu birçok işçi hayatını kaybetmiş ve bu olaylar 1 Mayıs’ın işçi bayramı olarak kutlanmasının önemli bir sebebi olmuştur.

Bugün, birçok ülkede 1 Mayıs, işçi hakları, sendikal özgürlükler ve sosyal adalet gibi konuları gündeme getirmek için kullanılan bir gün olarak kutlanır. Kutlamalar genellikle mitingler, gösteriler, yürüyüşler, konserler ve diğer etkinliklerle gerçekleştirilir.

Türkiye’de de 1 Mayıs, işçi sınıfının haklarını ve taleplerini dile getirmek için önemli bir gün olarak kutlanır. Ancak Türkiye’de 1 Mayıs, 1977 yılında Taksim Meydanı’nda gerçekleşen ve birçok kişinin hayatını kaybettiği olaylar nedeniyle uzun süre resmi tatil olarak kutlanamamıştır. Son yıllarda ise 1 Mayıs, resmi tatil olarak kabul edilmiş ve kutlamalar genellikle sendikaların öncülüğünde gerçekleştirilmektedir.

1 Mayıs Emeğin ve İşçinin Bayramı Kutlu Olsun !

Uğurcan BAL

Alın terinin ve Liyakatin günü “1 Mayıs” Kutlu Olsun !


Her sene vurguladığım gibi bu sene de altını kalın çizgilerle çiziyorum .Liyakat diyorum ! İşin ehline teslim edildiği, liyakatin pusula sayıldığı günlere olan inancımız devam ediyor. Gelişmiş güçlü ve kimseye bağımlı olmayan üreten bir ülke olmak istiyorsak, liyakate uymaktan başka seçeneğimiz yok. Liyakatli nesiller yetiştirmek zorundayız.

İşçinin alın teri kurumadan emeğinin karşılığını aldığı ve çocukların yatağa aç girmediği, ebeveynlerin bugün çocuğumun karnını doyurabilecek miyim? Korkusu yaşamadığı eşitlikçi ve özgür bir dünya hayal ediyorum bu özel günde…

Bu güzel günü kutlarken Soma Faciasında hayatını kaybeden 301 emekçi maden işçisi abilerimizi saygı, sevgi, rahmet ve minnetle anıyorum. Dilerim ki bir daha bu tür acıları yaşamayız. Ayrıca çağımızın pandemisi olan Covid Hastalığında hayatını kaybeden tüm sağlıkçı meslektaşlarıma da Allah’tan rahmet yakınlarına baş sağlığı dilerim. Dilerim bu zorlu günler çabucak geçsin.

Tüm iş kazasında hayatını kaybeden emekçi kardeşlerimi saygıyla anıyorum. İş sağlığı ve güvenliğinin de önemli olduğunu belirterek yazımı burada aşağıdaki cümleyle sonlandırıyorum..

1 Mayıs Emek, Dayanışma ve İşçi Bayramı Kutlu Olsun !!!

Adil ve Liyakatli “1 Mayıs”


Bugün işçinin günü, bugün bitmeyen umutların, emeğin, ekmeğin günü …

Bugün liyakatin günü diyebilsem keşke, iş hayatında adaletin olduğundan bahsede bilsem keşke.. Ama unutmayın! Allah’ın, adaleti günün sonunda her zaman tecelli edecektir. O yüzden üzülmeyin,inadına gülümseyin 🙂

İş hayatında bir yerlere gelebilmek için işi bilmek önemli değil, padişahım çok yaşa demeyi bilmek gerekiyor bazen…

Günümüz iş hayatında, işi bilmekten ziyade süslü havalı cümlelerle kendini pazarlaman önemli olan…

Bir yerlere gelebilmek için işi öğrendiğin insanların da üstüne basıp geçmen gerek…

İşçi olmak demek, Soma da yerin kilometre altında kömür çıkarırken ölmek demek,

İşçi olmak demek, Çocukların evde tok yatsın diye kendin  aç olabilmek demek,

İşçi olmak demek, alın teriyle tırnaklarınla kazmak demek toprağı,

İşçi olmak demek, aslanın midesindeki ekmeği çıkarıp oradan almak demek…

İşçi 8 yaşında bir kız çocuğu, işçi 22 sinde bir anne, işçi emekli bir polis memuru ..

İşçinin gözlerinde ekmeğinin derdi, heybesinde çocuklarına sevgi..

İşçi olmak; tarlada toprağa hayat ekmek, doğumhane de hayata merhaba dedirtmek, kara tahtanın önünde öğrencilerine ışık olmak demektir.

İşçi bir ülkenin bağımsızlığı,özgürlüğüdür.Emek olursa özgürleşirsin, güçlenir söz sahibi olursun.

Daha Adil, Liyakatin olduğu yarınlara inanmanın umuduyla …