Sevgililer günü için 7 romatik aktivite ..


İşte Sevgililer Günü için romantik bir gün geçirmeniz için önerdiğim 7 aktivite:

  1. Özel bir akşam yemeği: Sevdiğinizle romantik bir akşam yemeği düzenleyin. Evde kendiniz yapabilir veya favori restoranınızda rezervasyon yapabilirsiniz.
  2. Piknik: Güzel bir hava varsa dışarıda bir piknik yapabilirsiniz. Sevdiğinizle beraber doğanın tadını çıkarın.
  3. Spa günü: Beraber bir spa günü planlayarak birlikte rahatlayabilir ve şımartılabilirsiniz.
  4. Yıldızları izlemek: Gecenin bir noktasında dışarı çıkarak yıldızları izleyebilirsiniz. Romantik bir atmosfer yaratmak için battaniye ve sıcak içecekler almayı unutmayın.
  5. Film gecesi: Evde romantik bir film gecesi düzenleyin. Favori romantik filmlerinizi seçerek birlikte keyifli bir zaman geçirebilirsiniz.
  6. Müze veya sanat galerisi ziyareti: Sanat ve kültür seven bir çiftseniz, bir müze veya sanat galerisi ziyareti romantik ve öğretici olabilir.
  7. Dans etmek: Evde romantik bir dans etme aktivitesi düzenleyerek birlikte eğlenebilirsiniz. Eğer dans etmeyi bilmiyorsanız, birlikte bir dans dersi almayı düşünebilirsiniz.

100. Yılına Ulaşan Cumhuriyetimiz Kutlu Olsun !


Sevgili okurlarım merhaba,

Bugün kutlu bir gün, Cumhuriyet’in 100. yılına ulaştığımız onu 100 senedir binbir badirelerle korumayı başardığımız bir gün. İçeride ve dışarıda dört bir yanı düşmanla dolu zor şartlarla kurduğumuz bize altın tepside sunulmayan ülkemizin Türkiye Cumhuriyetimizin 100. yılı..

Kimsesizlerin kimsesizi Cumhuriyetimiz 100. yılına ulaştı. 100. yılına ulaşan Cumhuriyetimizin ilelebet payidar olması için gencinden yaşlısına emek verip çok çalışmak hepimizin en önemli görevidir. Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK; vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır demiştir. Hepimiz bu düsturu benimseyerek hareket etmeliyiz. Cumhuriyeti muasır medeniyetler noktasına ulaştırmak çok çalışıp üretmekten geçer.

100 yıl önce dedelerimiz nenelerimiz zor şartlarda tüm cihanla savaşarak cepheye yalın ayak koşarak Kurtuluş Savaşını kazandılar. Ve böylece Cumhuriyeti kurdular. Şehitlerimizin kanı olan vatan ve bayrak bu yüzden bizler için kutsaldır.

Rabbim Cumhuriyetimizin en güzel günlerini görmeyi, nice yıllarını kutlamayı nasip etsin. İlelebet Cumhuriyet !

Azerbaycanlı Sanatçı Turan Manafzade’nin bestelediği 100. Yıl Marşımız büyük beğeni gördü. Aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.

Bahar Bayramı “Nevruz” Kutlu Olsun..


Nevruz Avrasya halklarının ortak bayramıdır.

Nevruz siyasi bölüşme, ayrışma bayramı değildir.

Nevruz bizim için Ergenekon’dan çıkış günümüzdür, kutlu olsun !

Nevruz baharın gelişini, doğanın uyanışını kutladığımız bir bayramdır..

Nevruz kültürümüzün rengidir, tadıdır, zenginliğidir..

Nevruz baharın güzelliğinin kutlanmasıdır.

Nevruz bize baharı, barışı, huzuru, bereketi müjdeler …

Nevruz birliğin, beraberliğin, özgürlüğün ve dayanışmanın günüdür.

Ateşin üzerinden coşkuyla atlamanız dileğiyle.. Baharın gelişi kutlu olsun !

Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan !


Ramazan gelince insan farklı bir atmosfer içine giriyor. O atmosfer, o koku insana sarılıyor adeta ..

Ramazan bir huzur bir bereket ayı..

Eskiden Ramazanlarda kalabalık sofraların başında toplanırdık. Şimdi git gide yalnızlaştı sofralar…

Ramazan ayların sultanıdır, birleştireni huzur verenidir..

Bu sene Ramazan bize baharla birlikte geldi …

Ramazan bizler için büyük zenginliktir..

Ramazan pidesinin kokusu, lezzeti sarar soflarımızı ..

Sabahın erken saatlerinde yapılan sahurun keyfi, tutulan orucu açmak için yapılan iftar ve sonrasında çöken ağırlık ..

Ramazanda kılınan teravih namazı bütün bunlar Ramazan’ın tadı ve lezzetidir…

Çanakkale Zaferi’nin 108. Yılı


Kutlu ve şanlı zaferimizin 108. yılı bugün. 108 yıl önce ülkemizin tüm renkleriyle, tüm farklılıklarıyla cihana karşı büyük bir zafer kazandık. Bir olursak neleri başarabileceğimizi tüm cihana gösterdik. Tüm sömürülen halklara bir ışık oldu bu zafer!

Başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarını tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum. Bu zaferle halkı kurtuluşa bir adım daha yaklaştıran başkomutan ulu önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK sana, fikirlerine ve cumhuriyetine gönülden bağlıyız.

Bu Zaferi anarken Seyit Onbaşıya da yer vermemek olmaz. Ağırlığı çok yüksek olan top mermilerini kundağa yerleştirerek savaşın gidişatını büyük ölçüde değiştiren koca yürekli adam seni saygı ve rahmetle anıyoruz ..

Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.

Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK

Bu savaşın unutulmaması gereken bir yönü de dedelerimizin atalarımızın fedakarlıkları;

– Askerlerin yemek menüsü yarım somun ekmek ve üzüm hoşafı,

– Nenelerimizin çocukların kundaklarında cepheye yalın ayak silah taşıması

– 15 lilerin cepheye koşması ve sayamadığım bir çok fedakarlık bunlar unutulmamalı. Atalarımız ülkeyi düşmana teslim etmemek için büyük fedakarlıklarla canla başla çalıştı. O yüzden bu ülke asla kaderine terk edilemez. Bayrağı her zaman en yükseğe daha ileriye taşımalıyız.

Nice 108. yıllara ! Çanakkale Zaferimiz kutlu olsun.

Güzel insanlara veda ..


Gün geçmiyor ki, gönül soframızdan dostlarımız eksilmesin..

Yaşar Kemal’in dediği gibi “O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna insanın pi.. kaldık ! “

Ölen kurtulur adına dünya dedikleri bu cehennemden. Vay geride kalanların haline. Büyük bir hüznü omuzlayarak yaşamaya devam edeceklerdir.

Dünya iyiler için bir yer değil, iyiler erken gider, biz kötülerle imtihana devam…

Yaşar Kemal iyilerin arkasından söylediği bu özlü söz günümüz insanları için öyle uygun ki..

Birer birer kaybediyoruz güzel dostlukları, dünya sıkıcı, soğuk, ruhunu kaybetmiş bir dönem de 2019 yılından beri hiç bir şey iyiye gitmiyor. İnsanlar artık yeni yıla girmekten bile keyif almıyor. Keyfini, tadını, eğlencesini kaybetmiş bir zamanda yaşıyoruz…

Sağlıcakla kalın gönül dostlarım.. Bugünlük bize ayrılan sürenin sonuna geldik…

Hoş geldin Ya Şehr-i RAMAZAN


11 AYIN SULTANI RAMAZAN HOŞ GELDİN !!!

Şükürler olsun ki bu sene de Ramazan Ayına kavuştuk. Sana sonsuz hamdu senalar olsun.

Ramazan, sadelik güzellik ve huzur ayıdır. Bu ayda yüce Allah şeytanı kilitler. Böylece huzur ve günahlardan uzak bir aydır “Ramazan” .

11 ayın sultanı olarak adlandırmamızın en büyük sebebi Kur’an-ı Kerim’in bu ayda indirilmiş olmasıdır. Ramazan ayı Kur’an-ı Kerim ayıdır. Rabbim bu ayda bolca Kur’an-ı Kerim okuyan kullarından eylesin bizi ..

Tüm İslam coğrafyalarında barış, huzur ve esenlikle geçen bir Ramazan ayı olmasını dilerim Yüce Rabbimden. Kazasız, belasız, savaşsız birlik ve bereketle dolu bir ay olsun .

Rabbim tutacağımız oruçlarımızı kabul eylesin. Eski Ramazanlar tadında bir Ramazan dilerim.. Hoş çakalın..

Oruç ..
HZ.MUHAMMED S.A.V. SEVGİ VE HASRETLE..

Alın terinin ve Liyakatin günü “1 Mayıs” Kutlu Olsun !


Her sene vurguladığım gibi bu sene de altını kalın çizgilerle çiziyorum .Liyakat diyorum ! İşin ehline teslim edildiği, liyakatin pusula sayıldığı günlere olan inancımız devam ediyor. Gelişmiş güçlü ve kimseye bağımlı olmayan üreten bir ülke olmak istiyorsak, liyakate uymaktan başka seçeneğimiz yok. Liyakatli nesiller yetiştirmek zorundayız.

İşçinin alın teri kurumadan emeğinin karşılığını aldığı ve çocukların yatağa aç girmediği, ebeveynlerin bugün çocuğumun karnını doyurabilecek miyim? Korkusu yaşamadığı eşitlikçi ve özgür bir dünya hayal ediyorum bu özel günde…

Bu güzel günü kutlarken Soma Faciasında hayatını kaybeden 301 emekçi maden işçisi abilerimizi saygı, sevgi, rahmet ve minnetle anıyorum. Dilerim ki bir daha bu tür acıları yaşamayız. Ayrıca çağımızın pandemisi olan Covid Hastalığında hayatını kaybeden tüm sağlıkçı meslektaşlarıma da Allah’tan rahmet yakınlarına baş sağlığı dilerim. Dilerim bu zorlu günler çabucak geçsin.

Tüm iş kazasında hayatını kaybeden emekçi kardeşlerimi saygıyla anıyorum. İş sağlığı ve güvenliğinin de önemli olduğunu belirterek yazımı burada aşağıdaki cümleyle sonlandırıyorum..

1 Mayıs Emek, Dayanışma ve İşçi Bayramı Kutlu Olsun !!!

Bugün en şiddetli özlemlerin günü ANNE !


Yanı başımda otursan, başımı dizlerine koysam, elini özleyen saçlarımı şöyle bir okşasan ANNE !..

Dertler kapımda birikmiş, ama yanımda sen olsan ANNE !

Yarın işe gittiğimde telefonum çalsa, arayan sen olsan ANNE !

Bir daha kokunu koklayamayacak olmak ne acı, sana sarılamayacağımı bilmek kahrediyor beni ..

Bu sefer kaybettim, bu sefer yenildim ANNE ..

Sende gittin bittim ben , tükendim ANNE ..

Yokluğunla savaşmak çok yoruyor ANNE beni …

İşten eve geliyorum yine sen yoksun ANNE, bana şefkatli ve meraklı gözlerle bakıp yine sende bir haller var oğlum diyen yok ANNE..

Özlüyorum ben anne öyle bir özlüyorum ki yüreğim çığlık çığlığa bu çığlıklar sağır ediyor kulaklarımı…

Sen gittin kimseyi sevemiyorum ANNE! Herkesten her şeyden nefret etmek istiyorum …

En çokta özlemekten nefret ediyorum. O özlemek varya o özlemek, burnumun direklerini sızlatıyor, göğüs kafesimi ağrıtıyor..

Anne senin babaanne olduğunu göremeyeceğim, ben nasıl bir baba olacağım anne senden nasıl fikirler alacağım ?

Yeni bir yola girdiğimde kimden destek alacağım ANNE !

Düştüğümde kim kaldıracak beni düştüğüm yerden.. Sen bunu da yaparsın bunu da başarırsın diye kim söyleyecek ?

Hani sevdiğim kıza mısır keşkeğini yapmayı sen öğretecektin ANNE …

Sana yine kavuşabilecek miyim ANNE ?

Beni kışlaya uğurlarken duygulanan gözler nerede ANNE ?

Köpek gibi özlüyorum ANNE, ateşler içinde yanarak özlüyorum ..

Peygamber efendimiz, Hz. Muhammed (S.A.V.) oğlu öldüğünde, oğlunu kucağına alıp mezarlığa doğru dönerek, “Ey mezarlık! şu yüreğimdeki acı sende olsa ikiye parçalanırdın!” demiş.Acısını böyle anlatmış ANNE.. Benimde yüreğim acıyor ANNE benimde…

Sana sarılmak , sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum ANNE ..

Hayal kurmak , umutlarla yaşamak istemiyorum ANNE. Çünkü bütün hayallerim boynu bükük kaldı ANNEM..

Ben hiç mutlu değilim ANNE bu sefer hiç umutlu değilim..

Çığlık çığlığa bağırıp hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum.

Hayat devam ediyor! Alışacaksın gibi sözlerin beni kandırmasından nefreeet ediyorum nefreeet !!

Ne sensiz alışılıyor ne de sensiz hayat devam ediyor, mış gibi yapıyor sadece.

Sevgin bende öyle büyük, öyle kutsal ki ANNE !

Özlemine alışmak zorundayım biliyorum yine devam etmek, yaşamak zorundayım…

Çaresizce geçiyor günlerim bu koronadan dolayı mezarına bile gidemiyorum seni özlüyorum ANNE…

Sen küçükken nefesimizi kontrol edermişsin ya ANNE, benimde senin nefesini kontrol ettiğim çaresiz günlerim oldu. Çaresizce gidişini izledim, sustum bu bedbaht günlerin bitmesini bekledim..

Çaresizce bakıp hakka yürüyüşünü izlemek bu yürüyüşü kabullenmek ne acı anne. Sırf ebeveynlerin mi için yanar çocuklarına ANNE, çocuklarında yanar içi, için için yanar hemde …

Özlem ve Sevgiyle Güzel ANNEM …

Adil ve Liyakatli “1 Mayıs”


Bugün işçinin günü, bugün bitmeyen umutların, emeğin, ekmeğin günü …

Bugün liyakatin günü diyebilsem keşke, iş hayatında adaletin olduğundan bahsede bilsem keşke.. Ama unutmayın! Allah’ın, adaleti günün sonunda her zaman tecelli edecektir. O yüzden üzülmeyin,inadına gülümseyin 🙂

İş hayatında bir yerlere gelebilmek için işi bilmek önemli değil, padişahım çok yaşa demeyi bilmek gerekiyor bazen…

Günümüz iş hayatında, işi bilmekten ziyade süslü havalı cümlelerle kendini pazarlaman önemli olan…

Bir yerlere gelebilmek için işi öğrendiğin insanların da üstüne basıp geçmen gerek…

İşçi olmak demek, Soma da yerin kilometre altında kömür çıkarırken ölmek demek,

İşçi olmak demek, Çocukların evde tok yatsın diye kendin  aç olabilmek demek,

İşçi olmak demek, alın teriyle tırnaklarınla kazmak demek toprağı,

İşçi olmak demek, aslanın midesindeki ekmeği çıkarıp oradan almak demek…

İşçi 8 yaşında bir kız çocuğu, işçi 22 sinde bir anne, işçi emekli bir polis memuru ..

İşçinin gözlerinde ekmeğinin derdi, heybesinde çocuklarına sevgi..

İşçi olmak; tarlada toprağa hayat ekmek, doğumhane de hayata merhaba dedirtmek, kara tahtanın önünde öğrencilerine ışık olmak demektir.

İşçi bir ülkenin bağımsızlığı,özgürlüğüdür.Emek olursa özgürleşirsin, güçlenir söz sahibi olursun.

Daha Adil, Liyakatin olduğu yarınlara inanmanın umuduyla …